Titus Lucretius Carus Kimdir?

Titus Lucretius Carus Kimdir?

Titus Lucretius Carus Kimdir?

Şair

Lucretius, edebiyat, felsefe ve bilim tarihinin en etkili eserlerinden biri olarak kabul edilen epik şiir “De rerum natura” yı (On the Nature of Things) yazan bir Romalı şair ve filozoftur.

Lucretius, milattan önce 99 yılında Pompeii’de doğmuştur. Tam adı Titus Lucretius Carus’dır. Yaşamı hakkında çok az şey bilinmektedir. Soylu sınıftan olduğu, politika ve iş konularından uzak durduğu sanılmaktadır

Lukretius (Titus Lucretius Carus), MÖ 95 – MÖ 55 yılları arasında yaşamış Romalı şair ve filozo.

Eksik kalan yazılarını ölümünden bir süre sonra Cicero sona erdirmiş, derleyip düzenlemişti. Michel de Montaigne’in Denemeler’inde de, bu ünlü şairin sözlerine rastlanabilir.

« İnsanlar yaşatarak yaşar birbirini ve hayat meşalesini birbirine devreder koşucular gibi. »

Altı kitaptan oluşan De rerum natura (Doğa Üzerine) adlı eserinde Epikür’ün öğretisini açıklamaya çalışan Lukretius maddenin sakınımı yasası da açıkça ifade ediliyordu.

Titus Lucretius Carus Kimdir?

1. hiçten hiçbir şeyin çıkmayacağı ve

2. hiçbir şeyin ortadan kaldırılamayacağı

Varlığı madde ve boşluk olmak üzere iki parçaya ayırarak, bunlardan maddenin atomlardan meydana geldiğini öne sürmüştür. Lukretius, daha sonra cismi de, bileşik ve basit diye, ikiye ayırmıştır. Bunlardan bileşik cisimler nesnelere, şeylere karşılık gelirler; buna karşın, basit cisimler atomlardır. Atomun varoluşunu öne sürdüğü için, maddenin sonsuzca bölünebilirliğine karşı çıkan Lukretius, bir yandan da atomların şekil ve ağırlıkları olduğunu, fakat renk, ses, koku ve tat gibi ikincil niteliklere sahip olmadığını iddia etmiştir. Maddenin temel yapı taşı olan atomların sınırlı türlere sahip olduğunu, fakat sınırsız sayıda olduklarını iddia etmiştir. İnsan da, bir beden ve ruhtan oluşmuştur ama aynı maddeden ya da atomlardan meydana gelmiştir. Fakat ruhu oluşturan atomların bedendeki atomlardan daha ince bir yapıya sahip olduğunu ifade etmiştir. Roma dünyasının Stoacılık’la tanışmasına yardımcı olmuştur.

Evren konusunda da Aristoteles evrenin sınırlı, küre biçiminde olmayıp, merkezi olmayan olarak tasarlamasına karşın, Lucretius, evrenin sınırsız, küre biçiminde olduğunu savunmuştur.Lucretius’un evreninde, her biri canlılar gibi doğan, büyüyen ve ölen Dünya’lar vardır.

Ontoloji konusunda, “Beden ve ruh, birlikte doğar ve birlikte ölürler, yani beden öldüğünde, ruh da ölecektir. O halde, öldükten sonra dirilme inancı yanlıştır” der.

Epistemoloji de “Duyum, yani hissetme, duyumu oluşturan nesnelerden çıkan atomların duyu organlarına ulaşmasıyla gerçekleşir. Tat alma, görme, koklama, işitme gibi duyumlar, farklı atomların farklı alıcılar tarafından algılanması ile meydana gelir. Canlılar, zamanla, değişim ve evrimleşmeye uğrayarak, basitten karmaşıklığa doğru giderler” gibi düşünceleri vardır.


Web Tasarım