Halifelik Nasıl Kaldırıldı?
Halifelik Nasıl Kaldırıldı?
Laiklik ilkesinin bir gereği olarak gerçekleştirilen Halifeliğin kaldırılması Türkiye Cumhuriyeti’nde gerçekleştirilen en önemli devrimlerden bir tanesidir.
Halifelik Ne Zaman Kaldırıldı?
Halifelik; Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 3 Mart 1924 tarihinde çıkarmış olduğu kanunla kaldırılmıştır.Son Osmanlı padişahı ve halifesi Vahdettin’in ülkeden ayrılmasının ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Abdülmecid Efendi’ye verilen Halifelik unvanı çıkan bu kanunla geri alınmıştır.
Halifelik Neden Kaldırıldı?
3 Mart 1924 tarihinde çıkan bir kanunla kaldırılan Halifeliğin kaldırılma nedenleri şu şekilde sıralanabilir:
Saltanatın kaldırılmasının ardından eski rejim yanlılarının Halifelik makamı etrafında toplanmaları.
Bazı meclis üyelerinin halifeyi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden üstün görmeleri.
Halifelik makamının ulusal egemenlik anlayışına aykırı bir kurum olması.
Halifeliğin çağdaşlaşma ve laik bir kurma önünde büyük bir engel olarak görülmesi.
Son halife Abdülmecid Efendi’nin padişah gibi davranması.
Halifeliğin Kaldırılması
Son Osmanlı padişahı Vahdettin’in ülkeden ayrılmasının ardından Abdülmecid Efendi; 19 Kasım 1922 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından halife olarak seçilmiştir.
Saltanatın ortadan kaldırılmasıyla, meclis içindeki bazı üyeler, halifelik makamına siyasi bir otorite kazandırmak istemişlerdir. Afyon milletvekili olan Şükrü Bey tarafından hazırlanan ‘’Hilafet-i İslam ve Büyük Millet Meclisi’’ isimli bir risale tam da bu amaçla hazırlanmıştır. Bu risalede, saltanatın kaldırılmasının doğru bir karar olduğu ancak hilafetin asla kaldırılmaması gerektiği anlatılmış bunun gerekçesi olarak da hilafet makamının sadece ruhani değil dünyevi görevlerinin de olduğu belirtilmiştir.
İlk Türkiye Büyük Millet Meclisi 15 Nisan 1923 tarihinde son oturumunu yapmış ve yeni oluşturulan meclis de Ağustos 1923’de gerçekleştirdiği bir oturumda yeni imzalanmış olan Lozan Barış Antlaşması’nı onaylamış ve 29 Ekim 1923 tarihinde cumhuriyeti ilan etmiştir. Cumhuriyetin ilanının ardından Mustafa Kemal’in cumhurbaşkanı seçilmesiyle de halifenin devlet başkanı olarak devletin başına getirilme meselesi çözülmüştür.
24 Kasım 1923 tarihinde, Hindistan Müslümanlarının lideri konumunda olan Ağa Han ve Emir Ali’den İsmet Paşa’ya gönderilen mektup, halifeliğin kaldırılmasının en önemli nedenlerinden bir tanesidir. Gönderilen mektupta, halifeliğin tasfiye edilmesi, İslam dünyasının parçalanması anlamına geleceği belirtilmiş ve Türkiye Cumhuriyeti de bu mektubu iç işlerine müdahale olarak değerlendirmiştir. Tüm bunların yanında Halife Abdülmecid Efendi’nin bütçeden kendisine ayrılan ödeneğin arttırılmasını istemesi ve İstanbul’a gelen resmi heyetlerin kendisi de ziyaret etmesini istemesi halifeliğin kaldırılması sürecini hızlandırmıştır.
Yaşanan bu gelişmelerin ardından Urfa milletvekili olan Şeyh Saffet Efendi; hilafetin kaldırılmasına dair 12 maddelik bir kanun teklifini meclise iletmiştir.3 Mart 1924 tarihinde yapılan oylama sonucu kabul edilen kanunla Halifelik resmen kaldırılmıştır.
Peki, Halifeliğin kaldırılması hangi ilkeye bağlıdır? 3 Mart 1924 tarihinde Halifeliğin kaldırılması Laiklik ilkesi doğrultusunda gerçekleştirilmiş bir inkılaptır.
Halifeliğin Kaldırılmasının Sonuçları
Laiklik ilkesinin en büyük adımlarından biri atılmıştır.
Gerçekleştirilmesi düşünülen devrimlerin önündeki en büyük engel ortadan kaldırılmıştır.
Cumhuriyetin temeli sağlamlaşmış ve eski rejim yanlılarının en büyü dayanağı yok olmuştur.
Ümmetçilik anlayışı sona ermiş ve ulusal egemenlik anlayışı güç kazanmıştır.
Milliyetçilik anlayışı güçlenmiş ve dış politikada tam bir bağımsızlık sağlanmıştır.